Bir Portre Çalışması – Ali Deniz Yılmaz

Fotoğraf çekmenin teknik özelliklerini ve püf noktalarını kitaplardan okumak iyi hoş tabii ama tek başına okuyup anlamak iyi fotoğraf çekmek için yeterli olmuyor.. Okuduklarını hayata geçirmek ve kendini geliştirmek için bol bol fotoğraf çekmek şart.. Fotoğrafların konusu bir insan olabileceği gibi, bir obje, bir dağ manzarası ya da bir araba yarışı da olabilir. Özellikle konusu insan olan fotoğraflarda, bilhassa da portre fotoğraflarında poz verecek birini bulmak pek de öyle kolay değil.. Malumunuz evde bana poz verebilecek sadece bir kişi var ve ne kadar şanslıyım ki sevgili eşim fotoğraf için poz vermekten pek hoşlanan biri değil :) Hal böyleyken bana mankenlik yapabilecek başka birilerine ihtiyacım var… Bana poz verebilecek, ya da poz vermese bile hareketlerinden ilginç pozlar yakalayabileceğim en sevdiğim iki konu mankeni, çok sevgili yeğenlerim; Hasan (4,5)  ile Ali Deniz (1).
Yeğenlerimin fotoğraflarını çekmekten büyük keyif alıyorum. Bunun temel iki sebebi var: 1. Dünyalar tatlısı iki yeğenimi de çok seviyorum. Onların her bakışına, hareketine ve gülümsemesine bayılıyorum. 2. Onlardan uzakta yaşadığım için seyrek de olsa her bir araya gelişimizde mümkün olduğunca çok fotoğraflarını çekip onların her hareketini hatırlamak, onlardan ayrı kaldığımda fotoğraflarına tekrar tekrar bakıp o anları yeniden yaşamak istiyorum.
Diğer taraftan çocuk fotoğrafları çekmenin de getirdiği bazı zorluklar da var tabii.. Bir kere çok hareketliler :) Sizin çocuklarınızı ya da yeğenlerinizi bilmem ama benim yeğenler pek yerinde durmayan çok zıpır ufaklıklar.. Bir de fotoğraf çektiğiniz ortamın ışığı az ise hızlı fotoğraf çekmenin (pozlama süresini kısaltmanın – enstantene değerini düşürmenin) ve anı yakalamanın tek çaresi ISO değerini artırmak ve ışığa duyarlılığı artırmaktır.. Bu ve benzeri durumlarda (ışığın az olduğu ve hareketin çok olduğu) anı yakalamak için mecburen ISO’yu artırırız..
Bir not: Her ne kadar ilk bakışta “o zaman ISO’yu artırırım hem ışıktan hem de zamandan kazanırım” şeklinde bir fikir oluşsa da ISO arttıkça dijital fotoğrafta “noise” denen küçük noktacıklar ortaya çıkar..Bu da netlikten feragat etmemize neden olur.
Diğer bir zorluk ise fotoğrafı çekerken çocuğun (özellikle bebeklerin) kameraya bakmasını ve gülümsemesini sağlamak.. Çocukların gülümsemesi dünyalara bedeldir ve fotoğrafları da bir o kadar güzeldir.. İşte o anı fotoğrafa yansıtmak için çeşitli yollar denersiniz, taklalar atarsınız, şebeklik yaparsınız, farklı bakış açılarından dikkatini çekmeye çalışırsınız.. Ayrıca anne, babadan yardım istemekte büyük fayda var.. Çocukla en çok vakit geçirenler ve çocuğun ne tür oyunlardan hoşlandığını ve ne numaralar yaptığını en iyi bilen onlar olduğu için size çocuğun nasıl dikkatini toplayabileceğiniz konusunda önerileri olacaktır ;) Örneğin annenin ya da babanın, siz fotoğrafı çekerken sizin arkanızda durup çocuğun dikkatini kameraya doğru çekmesi hayat kurtarıcı olabilir..
Velhasıl gel gelelim benim portre çalışmama.. Geçtiğimiz haftasonu Türkiye’deydim, ve yeğenlerimden birini (Ali Deniz) bir günlüğüne de olsa görme şansım oldu.. Fırsat bu fırsat deyip portre çalışmalarıma başladım. Aralarından en çok beğendiklerimi burada bulabilirsiniz.
Keyifli seyirler…
Fotoğraflar: Ali Deniz yemek yerken, oyuncaklarını severken ve anne-babasıyla oynarken..

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Bir not daha: Diğer yeğenim Hasan’ın portreleri bir başka yazıya..
S.

8 thoughts on “Bir Portre Çalışması – Ali Deniz Yılmaz

  1. Selam Kızlar,
    Muhabbetinizin arasına girmeyeyim dedim ama ben çok sevdim bu fotoğrafları:)
    Sedacım ellerine sağlık.. Nefis olmuş.. Acaba Ali Deniz’i portakal şurubu niyetine lıkır lıkır mı içmeli? Yoksa tatlı niyetine hapur hupur mu yemeli bilemedim şimdi?O iki pirinç tanesi dişlere ne demeli:)) Valla iştahım açıldı hemen birşeyler atıştırmalıyım:)) Yoksa seneye sevgililer gününüz 3 kişi olsun diye bir dua tutturacam yani.. İşime geldi Eda’nın dedikleri:)) Ama en doğrusu galiba hep birlikte Ali Deniz’e ve Seda teyzesine kocaman bir maşallah demeli:))) Sevgiler herbirinize…

  2. Yerim onu ben. Seda ellerine sağlık. Çok net ve anlamlı pozları yakalamışsın. Alimizin, yengemin dediği gibi objelere sarılması, sevecenliği; bence Ali bize birşeyler söylemek istiyor. Ne söylemek istiyor biliyormusunuz “BEN KARDEŞ İSTİYORUM” demek istiyor. Hepinizi sıcacık duygularımla öpüyorum.

      • Sedacığım,
        Ellerine ve emeğine sağlık, bayıldık! Süper olmuş, ancak bir ara fotoğrafların telif hakkını konuşalım:P
        Aliş teyzesinin ellerinden öper, çok güzel, hoş ve özel bir hatıra oldu bize:)
        Dün sevgililer günüydü. Çok güzel bir yazı elime ulaştı, derki: Sevgililer gününe 2 kişi uyanmak güzeldir, 3 kişi uyanmak harikadır!
        Belki next sevgililer gününde siz de 3 kişi uyanırsınız;)
        Kalın sağlıcakla, blogunuzda başarılar
        Sevgiler
        Yılmazlar

Eda-Özer için bir cevap yazın Cevabı iptal et