Otobüse döndüğümüzde zaten herkes yemeğini yemişti ve ufak ufak toparlanmaya başlamıştı. Artık zifiri karanlıkta Reykavik’ten önceki son durağımız olan, geceleri de spot ışıklarla aydınlatılan Skogafoss Şelalerine doğru yola çıktık. Şansımıza günlerdir bulutlu olan, hatta az önce bizi yağmur altında bırakan gökyüzü bir anda açmaya başladı. Bir ara otobüsün önünden heyecan dolu bağrışlar işittik. Kuzey Işıkları belirmişti!
Şöförümüz zifiri karanlık yolun kenarında duracak bir yer bulup yanaştı. Kendimizi otobüsten dışarı attığımızda gördüğümüz güzellik karşısında öylece kalakaldık. Sanki yemyeşil ince bir bulut gökyüzünde dansediyordu. Tahmin ettiğimizden çok daha yoğun ve şiddetliydi doğanın bu ışık gösterisi.
Aurora Borealis de denilen Kuzey Işıkları, güneşin atmosferinin en üst katmanından kopan elektrik yüklü parçacıkların dünyaya doğru gelirken, dünyanın çekim gücünün en yoğun olduğu kutuplara doğru yönelip, dünyanın atmosferinin en üst katındaki atomlarla çarpıştığında oluşan etkileşimin bir sonucuymuş.
Eski çağlarda tanrılardan bir işaret ya da ruhların dansı olarak yorumlanan bu güzelliği görüp de ruhani birşey hissetmemek mümkün değil! Kainat sana selam çakıyor sanki, bak ne kadar şanslısın, benimle tanışma şerefine nail oldun diyor. Kutsanmışlık hissediyorsun, çok şanslı hissediyorsun. İnanılmaz bir duygu.
İlk afallamayı atlatınca, Seda bu anı fotoğraflarda yakalamanın peşine düştü. O da hazırlıksız yakalanmıştı, açıkçası Kuzey Işıklarını bu kadar çarpıcı bir şekilde görebileceğimizi tahmin edememiştik. Nasıl en iyi şekilde fotoğraflanır deneme yanılma yöntemiyle bulduk. Sonuçlar çok güzel oldu. Umarım siz de fotoğrafları beğenirsiniz.
Bu yarım saatlik plansız molada yavaş yavaş kaybolmaya başladı kuzey ışıkları, biz de hala tam kendimize gelememiş oturduk otobüsteki yerlerimize. Skogafoss Şelalelerine varıp, son molamızı verdiğimizde bu büyülü gösteri yeniden başlamasın mı? Hem de bu sefer şelalenin tam üzerinde! Renkler yine çok yoğundu ve bu sefer bir dans ediyor, bir sanki yağmur gibi aşağı doğru süzülüyorlardı. Bir anda kırmızı renkte ışıklar da belirdi. Kırmızı ve yeşil yanyana sadece birkaç saniye görebildik. Daha sonra yine yanlız yeşil ışıklar kaldı gökyüzünde ve birkaç dakika sonra yine yavaş yavaş kayboldular. Şelalenin güzelliğiyle birleşince iyice büyüleyici bir tecrübeye dönüştü bu gece.
Reykavik’e vardığımızda geceyarısına geliyordu. Otobüs bizi otelimize bırakırken insanlarla ve rehberimizle vedalaştık. Kuzey Işıklarını bir daha hiç göremeyebileceğimiz ihtimali bir anda gözümüzde büyüdü. Bu nurlu ışığın bir gecede müptelası olmuştuk. Arabamıza atlayıp, son bir ümit şehir ışıklarından uzaklara doğru sürdük. İlk gün altın çember sırasında geldiğimiz Þingvellir‘e gelmek üzereydik ki gökyüzü tekrar dile geldi. Arabayı hemen kenera çekip seyre daldık semayı. Soğuktan titreye titreye gece 3’e kadar ışıkların dansını izledik.
Artık bitkin düşünce yarın Amsterdam’a, işimizin başına, fezadan dünyaya geri ineceğimiz aklımıza geldi. Otele dönüp 2-3 saatlik bol rüyalı kısa bir uykuya daldık ve sabah İzlanda’ya veda etmek üzere havaalanının yolunu tuttuk. Bu kadar kısa zamanda bizi bu kadar etkileyen başka bir yer olmamıştı doğrusu. Gökyüzüyle bakıştık, son kez selamlaştık ve uçağımız havalandı.
Inanamıyorum, bunca yıldır kuzeyde yasayan biri olarak daha bana görünmediler; acaba bakmasını mı bilmiyorum diye düsünmeye basladım. Seçilmis gibi falan hissetse gerek insan kendisini… Harika resimler olmus! Genellikle bu kadar net bir sekilde herkese nasip olmazmıs. Tek kelime ile nefis, nefis -iki oldu, kendimi tutamıyorum- gerçekten nefis resimler!
Merhaba Mavi! Belki de tur sırasında şehir ışıklarından çok uzakta olmaktı şansımız. Şehirlerden bu kadar net gözükmüyormuş dediler. Hatta öyle ki biz kuzey ışıklarını görme ihtimalimizi arttırmak için taa aylar önceden ay takvimine bakıp yeni ay dönemine ayarlamıştık gezimizi! Dolunayın aydınlığı bile güçlü gözükmelerini engelliyormuş çünkü. Ama bütün bunlara rağmen inanılmaz şanslıydık gerçekten! Çok teşekkür ederiz güzel yorumlarınız için. Umarız en kısa zamanda size de gösterirler kendilerini!:)
Nefesim kesildi fotoğraflara bakarken. Paylaşım için teşekkürler. Fırsatlar hep vardır. Önemli olan görebilmek öyle değil mi? Ne iyi etmişsiniz bu geziye katılmakla..
İhsan Oktay Anar’ın Puslu Kıtalar Atlası adlı kitabında anlatıldığına göre, her insan şu ya da bu şekilde dünyayı okumalıdır. Kuran’ın kendisi peygamberin dünyayı nasıl okuduğuna bir örnektir ve onun ardında giden herkes, dünyayı onun gibi okuyup şahadetlerini yazmalı ve bunları başkalarına aktarmalıdır. Dünya’ya şahit olmanın yolu ise maceranın kendisinden başka bir şey değildir. Yaşanılanlar, görülenler ve öğrenilenler ne olursa olsun, macera insanoğlu için büyük bir nimettir. Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu Dünya’nın şahidi olmaktır. Ve Dünya’nın şahidi olmak en büyük ibadetlerden biridir.
Siz Dünya’nın şahidi olan insanlarsınız. Ve gördüklerinizi fotoğraflayarak ve yazarak bize aktarıyorsunuz. Puslu Kıtalar Atlası’na göre, ibadet ettiğinizin bilmem farkında mısınız?
Eğer farkında değilseniz bilmenizi istedim:)
Ayrıca bir şeyi daha bimenizi isterim, başkalarının bilmem ama benim imanımı tazeliyorsunuz. Şu ışıklar bana göre Yaradan’ın en büyük mucizelerinden biri! Harikulade! Çok teşekkür ederim.
Sağolun, varolun, her daim dünyanın şahidi olun e mi:)
Sevgiler.
Çok teşekkürler harika yorumunuz için Hayal Kahvem! Gerçekten de farkında değildik:) Ne güzel yazmış İhsan Oktay Anar, bayıldık! İnsan gerçekten de dünyanın güzelliğine şahit oldukça şükrediyor, çok ama çok teşekkürler.
Geri bildirim: İzlanda’ya Giriş 101… | The Kitchen Crashers
Geri bildirim: Buzlar ülkesi İzlanda | Vişne Kiraz
Ekimde ne zaman gittiniz?
İkinci haftasinda gitmistik sevgili visne kiraz
Cok tesekkur ederim :) Dusunuyorum ona gore biletimi alayim.
Makaron tarifi bakınırken denk geldim blogunuza, tarifler ayrı gezilip görülen yerler ayrı güzel,içimdeki yazma aşkı kabardı sayenizde:))
Ne mutlu bize size ilham verebildiysek :) Siz yazin, biz de sizinkileri okuyalim. Sevgiler
İnanılmaz güzell…
Hep belgesellerde vs. izliyordum ama yaşamış birinden böyle dinlemek daha enteresan :)
Tesekkur ederiz bu guzel yorumunuz icin! Umariz kuzey isiklarini gormek bir gun size de nasip olur, muthis bir guzellik gercekten :)
Inanamıyorum, bunca yıldır kuzeyde yasayan biri olarak daha bana görünmediler; acaba bakmasını mı bilmiyorum diye düsünmeye basladım. Seçilmis gibi falan hissetse gerek insan kendisini… Harika resimler olmus! Genellikle bu kadar net bir sekilde herkese nasip olmazmıs. Tek kelime ile nefis, nefis -iki oldu, kendimi tutamıyorum- gerçekten nefis resimler!
Merhaba Mavi! Belki de tur sırasında şehir ışıklarından çok uzakta olmaktı şansımız. Şehirlerden bu kadar net gözükmüyormuş dediler. Hatta öyle ki biz kuzey ışıklarını görme ihtimalimizi arttırmak için taa aylar önceden ay takvimine bakıp yeni ay dönemine ayarlamıştık gezimizi! Dolunayın aydınlığı bile güçlü gözükmelerini engelliyormuş çünkü. Ama bütün bunlara rağmen inanılmaz şanslıydık gerçekten! Çok teşekkür ederiz güzel yorumlarınız için. Umarız en kısa zamanda size de gösterirler kendilerini!:)
Nefesim kesildi fotoğraflara bakarken. Paylaşım için teşekkürler. Fırsatlar hep vardır. Önemli olan görebilmek öyle değil mi? Ne iyi etmişsiniz bu geziye katılmakla..
Çok tesekkürler güzel yorumunuz için! Fotoğraflar size de bu büyülü ışıkları yaşatabildiyse ne mutlu bize :) Sevgiler
İhsan Oktay Anar’ın Puslu Kıtalar Atlası adlı kitabında anlatıldığına göre, her insan şu ya da bu şekilde dünyayı okumalıdır. Kuran’ın kendisi peygamberin dünyayı nasıl okuduğuna bir örnektir ve onun ardında giden herkes, dünyayı onun gibi okuyup şahadetlerini yazmalı ve bunları başkalarına aktarmalıdır. Dünya’ya şahit olmanın yolu ise maceranın kendisinden başka bir şey değildir. Yaşanılanlar, görülenler ve öğrenilenler ne olursa olsun, macera insanoğlu için büyük bir nimettir. Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu Dünya’nın şahidi olmaktır. Ve Dünya’nın şahidi olmak en büyük ibadetlerden biridir.
Siz Dünya’nın şahidi olan insanlarsınız. Ve gördüklerinizi fotoğraflayarak ve yazarak bize aktarıyorsunuz. Puslu Kıtalar Atlası’na göre, ibadet ettiğinizin bilmem farkında mısınız?
Eğer farkında değilseniz bilmenizi istedim:)
Ayrıca bir şeyi daha bimenizi isterim, başkalarının bilmem ama benim imanımı tazeliyorsunuz. Şu ışıklar bana göre Yaradan’ın en büyük mucizelerinden biri! Harikulade! Çok teşekkür ederim.
Sağolun, varolun, her daim dünyanın şahidi olun e mi:)
Sevgiler.
Çok teşekkürler harika yorumunuz için Hayal Kahvem! Gerçekten de farkında değildik:) Ne güzel yazmış İhsan Oktay Anar, bayıldık! İnsan gerçekten de dünyanın güzelliğine şahit oldukça şükrediyor, çok ama çok teşekkürler.
Kuzey ışıklarını fotoğraflamak çok zor olmalı diye düşünüyorum, hakkını vermişsiniz. Emeğinize sağlık!!
Çok teşekkürler Kıvırcık Gezgin! Sevgiler :))
Yorumlarınız ve ilginiz için ayrı ayrı teşekkürler! Umarız Kuzey Işıkları sizleri de bir gün büyüleme şansı bulur :))
Resimler çok iyi. Orada bulunmak buyuk bir nimet olsa gerek.
Butun seriyi begenerek okudum, Fotograflar da harika.
Yine harika bir yazı yine harika fotoğraflar! Hem de Amerika turnesindeyken!!
Sevgiler
Eda :)